Blog

22.07.2015 11:25

Doğacaktır vaad ettiği günler Hak'kın...

Türkiye öyle büyük bir sınavdan, sınamadan geçiyor ki...

Ülkesinde bomba patlar ve 32 can yitip giderken gezisini yarıda kesmeyen, Mısır da ölen bir kız çocuğu için meydanlarda yırtınırken kendi ülkesinde ölen gençler için tek kelime etmeyen, aksine analarını yuhalatan bir kalpsiz yönetiyor canım ülkemi.

Bu ülkede kim ölürse veya öldürülürse, karşıt görüşteyse "oh olsun", "beter olsun" diyen kalpsizler yaşıyor..

Ölümleri istatistiki bilgiye indirgeyen, yasama, yürütme ve yargıdan sonraki 4.kuvvet olduğunu unutup dağına göre kar yağdıran kalpsizler yazıyor, gazete çıkarıyor ülkemde...

Bunca kalpsizin, bunca vicdansızın, bunca kötünün çemberinde sıkışıp kalmış Türkiye'm elbet bu sınavı da atlatacak...

Ölenlerin istatistik değil insan olduğunu, yönettiği topluluğun koyun değil, koca bir ülke olduğunu, yazdığı her kelimenin boynunda bir vebal olduğunu bilen güzel kalpli insanlar yetiştirecek güzel ülkemin toprakları...

Doğacaktır vaad ettiği günler Hakk'ın
Belki yarın
Belki yarından da yakın....

—————

20.07.2015 10:05

Hayırlı işler...

Şimdi çıkacak yine birileri;

* patlamanın sorumlusu AKP dir diyecek
* HDP ye oy verenler yüzünden denecek
* neredesin HDP diyecekler
* istikrar bozuldu o yüzden oluyor falan diyecekler...

Oysa ömrümde Türkiye kadar istikrarlı bir ülke görmedim ben.

Bak şimdi;

*her bayram yüzlerce kaza olacağını biliriz. Onlarca ölü olacağını da... fark etmez, yine de gece ve uykusuz düşeriz yollara. İstikrar bozulmaz böylece... yüzlerce kaza, onlarca ölü haberleri gazetelerde..
*siyasiler tepişir, bağırır, çağırır.. sonra bir yerlerde bomba patlar, gençler ölür, masumlar ölür.. sonra "kimse birliğimizi bozamaz, dimdik ayaktayız" mesajları falan.. bu konudaki istikrarımız tartışılamaz.
*her hükümet döneminde yandaş inşaatcılar, tüccarlar, gazeteciler kesesini doldurur, halk açlıktan kırılırken, meydanda nutuk atan politikacılara salya sümük destek verir.. 40 yaşıma geldim, bu konuda da istikrarı hiç bozmadık maşaallah..

Tek parti hükümeti veya koalisyon... bayram veya tatil... bomba ya da pusu... hiç fark etmiyor birader.. istikrarımız baki çok şükür. Her şey bozulur da bu memlekette, bir şu "istikrar" bozulmaz...

Bir de çok bilmiş, asar keser valilerimiz var.. Ne yapmışti muhterem Urfa valimiz? Urfa da IŞİD var mı diye soran gazetecileri göz altına aldırıp "yok öyle bir şey, tehlike yok çok şükür" dedi...

Hop! 4 hafta sonra patlattılar Urfa'yı. 28 gencecik can gitti..

Bizim pek bilmiş Valimiz ne yapıyordu o sırada? Söyleyeyim; İstanbul'daydı...

Beceriksiz, dünyadan bihaber, sorumsuz, basiretsiz kamu görevlileri de makus istikrarımızın bir parçası vesselam..

Cümleten Allah'a emanetiz... Hayırlı olsun.

—————

03.07.2015 09:12

Öldü o... Offline oldu...

Vapurdayım.. Telefonda Linkedin durum güncellemelerine bakıyorum.. Henüz bir kaç ay önce kaybettiğimiz Zeynep'in mevcut işinde 3.yılını kutladığını yazmış Linkedin.. Otomatik bir mesaj yani... İçim sızladı bir an.. Sonra bu güncellemeyi 9 kişinin beğendiğini, 2 kişinin de tebrik ettiğini gördüm... Yani pek çoğumuz gibi, Zeynep onlar için sadece networklerinde bir isimdi... Ne kadar çok tanıdığım var, ne biçim bir networküm var derken, insanlardan da insanlığımızdan da uzaklaşıp makineleşiyoruz...

Zeynep öldü beyler...

Ya da anlayacağınız dilde yazayım;

Zeynep artık offline...

—————

17.06.2015 07:35

Şampiyon Golden State

Golden State şampiyon oldu. Bundan önceki son şampiyonlukları benim doğduğum senedeydi.. ve bir kaç not;

* Golden State'in ilk 5 indeki tam 4 oyuncu bizzat GS tarafından draft edilmiş oyuncular. Doğru tercihlerin ödülünü aldılar yani.

* Steve Kerr hem oyuncu olarak hem de koçluğunun rookie senesinde şampiyon olan 2. isim. İlki Pat Riley.

* NBA tarihinde maçı ve seriyi kaybettiği halde finallerin MVP si seçilen tek isim Jerry West idi (NBA logosundaki oyuncudur kendileri). Bu yıl da LeBron alacak diye düşünürken, tüm sezon boyunca 1 kere bile ilk 5 başlamayan, sadece final serisinde 3 maça ilk 5 başlayan Igoudala MVP seçildi. Bu özelliği ile NBA tarihinde bir ilki gerçekleştirdi.

* Golden State kadrosundaki tüm oyuncular ilk final deneyimlerini yaşadılar. Takım sahibinin de söylediği gibi, tam 4 yıl 7 ay ve 1 gün sonunda hedeflerine ulaştılar.

* Stephen Curry nin draft edildiği ilk sene normal sezonda 26 galibiyet alabilmişlerdi (26-56). Bu yıl ise tam 67 galibiyet aldılar (67-15).

* LeBron takımını sonuna kadar sırtında taşıdı. Ancak önce Kevin Lowe ve sonra Irwing'in sakatlıkları James'i çok fazla tek başına mücadele etmek zorunda bıraktı... Eh, böyle bir organizasyonda tek başına şampiyon olman imkansız.

* Playoff larda en çok 3 lük isabeti rekoru Reggie Miller daydı (73 isabet). Stephen Curry bu geceki 3 isabeti ile rekoru 93'e geliştirdi (yuh!). Well done!

* Her şey bir kenara, bence gecenin yıldızı Curry'nin kızi Riley idi bir kere daha.. Küçük hanım konferans finallerinin son maçının ardından düzenlenen basın toplantısının da yıldızı olmuştu :) Fırsatını bulursanız Youtube dan izlemenizi öneririm. Müthiş sevimli bir yaratık! Bir tebrik de şampiyonluk t-shirt leri hazırlanırken bir tane de Riley'in bedenine göre hazırlatan Golden State pazarlama ekibine! Harika görünüyordu...

Ve son bir not.. Gayet ilginç bence; sarı lacivert ile sarı kırmızının mücadelesi oldu bu yıl NBA finallerinde. Kazanan sarı lacivert oldu:( Lakin takım isminin kısaltması GS :)Bir teselli diyelim! ;)

Tebrikler Golden State...

 

—————

16.06.2015 12:41

1+1=?

'2 olmak için sever, 3 olmak için sevişirsin' yazmış biri..
Yanlış.
2 kişi, sevince 'bir' olur, sevişince 'tam'.

—————

09.06.2015 12:35

Demokrasi

Demokrasi... Bugün farklı farklı 10 siyaset bilimciye sorun, hepsi kendince avantajları ya da dezavantajları ile ilgili konuşur da konuşur. Hepsi de kendince haklıdır. Eflatun'a soracak olursan eğitimsiz kitlelerin elinde demokrasinin diktatöryaya dönüşmesi kaçınılmazdır. Bu yüzden halkın eğitilmesi, bilinçlendirilmesi şarttır.

Peki biz nasıl bir toplumuz? 7.Haziran sabahına kadar ne olduğumuz ortadaydı. Geldiğimiz nokta Eflatun'u gayet de güzel destekler nitelikteydi. Fakat bilgi çağı, teknolojinin gelişmesi ve artık herkesin herkese kolay ulaşır hale gelmesi ilk fitilini Gezi'de ateşledi. Sonunda da bugünkü tablo çıktı ortaya.

HDP ile ilgili fikrimi daha önce yazdım. Benim için PKK ile birdir. Ancak HDP bugün girmedi ki meclise. Zaten meclisteydi. Her ne olursa olsun dağda savaşacağına, gelip mecliste çalışmasını tercih ederim. Demokrasinin gereği budur çünkü. Bugün sırf bizim gibi düşünmeyenleri aşağılayıp, sırf bizim gibi düşünmedikleri için meclisin kapısını onlara kapamak istersek, yarın da bizim gibi düşünmeyenler çoğunluğu ele geçirdiklerinde meclisin kapısını suratımıza çarparlar.

Dünden beri AKP lilerin konuşmalarına bakın;

* Konuşan Türkiye ye susturucu takmaya çalışıyorlar. Tahammülsüzler.
* HDP yi meclise sokanlar kına yaksınlar
* Çözüm süreci tarih oldu
* Biz bu sonucu hak etmedik

Şaka gibi , değil mi? Bunları ne kullanıyorsa iyi kafa yapmış adamlarda diyoruz. Demokrasi bilinçsiz halk söz konusu olduğunda otokrasiye dönüşürmüş. Türkiye bunun köşesinden döndü şu anda. Bunu ise herkesin küfrettiği, neredeyse tükürükle boğacağı HDP ye borçlu... Ne kadar ironik, değil mi?

Halk, CHP ve MHP zamanında üzerine düşeni gerektiği gibi yapmadığı için, artık bu diktatörü ve tayfasını istemediğinden, HDP ye şans verdi. Belki suya düştü yılana sarıldı. Ancak demokrasinin gereğini yaptı. HDP ne kadar samimi, söylediklerinin arkasında duracaklar mı göreceğiz. Lakin bir gerçek var ki, her ne olursa olsun bugüne kadar tek bir HDP linin ortaya çıkıp yalan konuştuğunu görmedim. Adamlar davalarına inanıyorlar, gizli saklıları yok, ne düşünüyorlarsa konuşuyorlar, haklarını savunuyorlar. Bir düşünün bakalım, Gezi'ye kadar ve hatta Gezi'den sonra hangimiz onlar kadar inandık, üzerimize bomba yağdırılmasına rağmen, ölmemize rağmen vazgeçmedik?

HDP ye güvenmiyorum hala... Belki yıllardır Gezi'yi de 180 derece aksi şekilde yayınlayan medyanın zehirlemesi yüzünden, belki işime öyle geldiği için, belki maskelerinin arkasını gördüğümü düşündüğüm ya da böyle bir önyargım olduğu için.

Ancak sonsuz bir saygım var. Hepimizin de bu adamlardan öğreneceğimiz çok şeyi olduğuna inanıyorum. İnanmış bir kitlenin neleri başarabileceğini Mustafa Kemal gösterdi zamanında bu millete. Ama Türk milleti unutkandır. Unuttuğu zaman da böyle bir yumruğa ihtiyaç duyar işte. Sen Atatürk'ün ilkelerine sahip çıkmazsan, sen diktatoryaya baş kaldırmazsan, sen sadece işine geldiği gibi yaşayıp, başkalarının senin yerine mücadele etmesini beklersen, o başkaları bir gün gelir, ülke yönetiminin en hassas terazisi olur...

Ondan sonra da yırt kıçını sen, yok PKK itleri, yok hainler mecliste, yok katil sürüleri...

Bil ki onlar da aynısını senin ordun, senin askerin, senin Bakanların, senin hükümetlerin için düşünüyor ve kıçını serip yatacağına, davası için çalışıyor. Yıllarca nakış gibi işleyip sonunda başarıyor.

Şimdi başlıyor asıl demokrasi sınavı hepimiz için. İzin verelim göstersinler ne kadar samimi olduklarını, izin verelim ve ümit edelim hep doğru konuşmuş olsunlar ve söylediklerinin arkasında dursunlar. Çünkü eğer onlar başarırsa hepimiz başarmış olacağız.

13 yıldır bunların tek bir kelimesini bile hayal edemeyen bir toplum için asıl zafer budur.

—————

06.06.2015 12:38

Korunsaydık bari..

Her fırsatta "ben milletimle iç içeyim" diyor.. Etrafındaki 5 bin korumayı bir kenara koyacak olursak aslında doğru söylüyor...

O kadar iç içeyiz ki, Soma'ya gittiğinde mağdura tokadı yapıştırıveriyor... Çiftçinin burnunun dibine sokulup ananı da al git diyebilirken, vapurdan inen kızları dikizleyebiliyor...

Ölülerimizin analarını yuhalatıp, işsizlere "sen de iş bulamayiver" diyebilecek kadar iç içe sağolsun..

Yani bu kadar içimizde olacağını bileydik korunurduk en azından...

—————

05.06.2015 10:00

Ne zaman Yugoslavya oluruz?

Kürtlerin hakkını kim savunacak deniyor.. Kürtlerin neden bir savunmaya ihtiyacı var? Bu ülkede sadece onlar mı eziliyor? Bu ülkede sadece onlara mi eziyet ediliyor? Yarın Lazlar da kalkıp 'benim haklarım ne olacak?' dediğinde ne cevap verilecek?

Haftalardır izliyorum yazilanlari cizilenleri. Hic bir arkadasimi destekledigi parti yüzünden elestirmem, listemden çıkarmam. Çünkü ben Gezi'de fikirleri yüzünden yargılanmayan, öldürülmeyen, hapse atılmayan insanların yaşadığı bir ülke için sokaklardaydım.

Demirtaş'ın hiç bir açıklaması samimi gelmiyor bana. Aksine, çok rahat yalan konuştuğunu görüyor ve endişeleniyorum. Ancak aramızda onlara oy atacak birileri varsa, saygım sonsuz onlara da.

Benim için HDP, ne zaman ki PKK bir terör örgütüdür ve biz onların hiç bir eylemini desteklemiyoruz der, ne zamanki bir elinde Türk Bayrağı tutar, ne zamanki yıllarca dökülen kan için ne düşündüğünü söyler ve ne zamanki hapisteki o pislik için 'başkan' demez, o zaman halkın partisi olur.

O güne kadar PKK ve HDP birdir benim icin ve onlara verilecek her oy bizi hızla Yugoslavya olmaya götürür. Fikrim budur. Sonra da o pembe hayaller içerisindeki arkadaşlarıma söyleyecek bir çift lafım olur sanırım.

—————

03.06.2015 12:33

Kadın!

Bu ülkenin Cumhurbaşkanı dün kendisini protesto etmek için sırtını dönen kadınlara yönelik "tabi ne anlama geldiği belli de, bizim edebimiz buna müsaade etmez" dedi.

Bekledim ki kadınlar ayağa kalkacak, kadın dernekleri ortalığı yıkacak, "sen nasıl bir sapıksın ki, sadece protesto etmeye çalışan kadınları bu şekilde meydanlarda yaftalayabiliyorsun" diyecek...

Bekledim ki, sosyal paylaşım sitelerinde Can Dündar'a sahip çıkıldığı gibi, Fazıl Say'a sahip çıkıldığı gibi, kadınlara da sahip çıkılacak. Öyle bir yıkılacak ki ortalık, bir daha hiç kimse meydanlarda bırak bu şekilde konuşmayı, bu fikri aklına dahi getirirken 3 defa düşünecek...

Hayır.

Çıt yok.

Adam kalkıyor, "bu kadınlar illa 'gel becer beni' demek istiyor ama benim edebim müsaade etmiyor" diyor, ben dehşete düşüyorum, ben kahroluyorum, benim elim ayağım boşalıyor, kadınlardan ses yok....

Nasıl bir trans durumudur bu memleketteki, nasıl bir hipnozdur anlamıyorum....

Ve bu nasıl bir sapıklıktır ki, Beşiktaş'ta vapurdan inen kızları dikizleyip, kendine sırtını dönen kadınlardan tahrik oluyor...

Allah akıl fikir versin, ne diyeyim?...

—————

01.06.2015 12:31

'Cumhur' ne demek sence usta?

Her mitingde, her kanalda "benim halkım" diyip duruyorsun. Lakin eşcinselleri, ermenileri, gençleri, seni protesto edenleri o halktan saymıyorsun. Özgürlük dilinden hiç düşmüyor ama insanların en doğal hakkı olan "beğenmeme" hakkına zerre tahammülün yok. Gençler espiri yapıyor, sen küfrediyorsun, kadınlar sırtını dönüyor protesto etmek için, edepsizliğe davet olarak algılıyorsun...

Daha neler yazılır...

"Cumhur" un başkanıyım diyorsun da...

Sana göre 'Cumhur' un anlamı nedir, bir türlü söylemiyorsun...

—————